Material and Methods: In this retrospective study, the clinical and histopathological features of neoplastic lesions located on the eyelids and the conjunctiva diagnosed at the Department of Pathology in Karaelmas University Faculty of Medicine between the years of 2003 and 2008 were reviewed and evaluated.
Results: A total of 127 cases were included to the study. 84,2% of the lesions in our case series were located on the eyelids. 69,1% and 30,9% of these eyelid lesions were benign and malignant, respectively. 15,8% of the lesions were conjunctival. 95% of the conjunctival lesions were benign, while 5% were malignant. The most common benign lesions of the eyelids were squamous papillomas (20,3%), while the most commonly observed malignant neoplasm was basal cell carcinoma (57,6%). Most of the benign conjunctival lesions were melanocytic nevi (57,9%), while only one case was diagnosed as in situ squamous cell carcinoma.
Conclusion: Basic histopathological analyses of the periorbital lesions were performed in this study. The most commonly encountered malignant lesions of the eyelids and conjunctiva were basal and squamous cell carcinomas.
Göz kapağı lezyonları olguların %84,2'sini (n=107) oluşturmaktadır (Tablo I). Bu olguların %69,1'i (n=74) benign tümör ve tümör benzeri lezyonlar; %30,9'u (n=33) malign lezyonlardır. Göz kapağında en sık rastlanan benign lezyonlar sırasıyla skuamöz papillom (%20.3, n=15), seboreik keratoz (%18,9, n=14), intradermal melanositik nevüs (%16,2, n=12), hemanjiom (%14,8, n=11), keratinöz kist (%13,6, n=10), siringoma (%8,1, n=6) ve aktinik keratozdur (%8,1, n=6). Bu bölgede saptanan malign tümörlerin büyük çoğunluğunu bazal hücreli karsinomlar (%57,6, n=19) oluşturmaktadır; diğer malign lezyonlar sırasıyla skuamöz hücreli karsinom (%33.4, n=11), malign lenfoma (%6, n=2) ve sebaseöz karsinomdur (%3, n=1). Konjonktival bölgenin lezyonları olguların %15,8'ini (n=20) oluşturmaktadır (Tablo II). Bu bölge lezyonlarının %95'i (n=19) benign tümör ve tümör benzeri lezyonlar olup, malign lezyonların oranı %5'tir (n=1). Konjonktival bölgenin en sık görülen benign lezyonu melanositik nevüslerdir (%57,9, n=11); bunu hemanjiomlar (%26,3, n=5) ve basit kistler (% 15.8, n=3) izlemektedir. Konjonktival bölgede 1 olguda (%5) skuamöz hücreli karsinom saptanmıştır. Şekil 1-4'de olgulara ait benign ve malign lezyonlardan örnekler yer almaktadır.
Tablo I: Göz kapağının tümör benzeri lezyonları ve tümörleri (n=107).
Tablo II: Konjonktivanın tümör benzeri lezyonları ve tümörleri (n=20).
Göz kapağı ve konjonktivanın neoplastik lezyonları genel olarak organizmanın diğer bölgelerindeki deri ve mukoza lezyonlarına benzer özelliktedir. Kendine özgü yapısal komponentleri nedeniyle ise histopatolojik tanıda zorluklara neden olan ve nadir görülen tümörler de bu bölgede görülebilmektedir [1]-[4], [12]-[13] .
Göz kapağı ve konjonktivanın benign tümörleri yavaş gelişen lezyonlardır. Belirgin bulgu vermemeleri nedeniyle nadiren cerrahi olarak çıkarılmakta ve histopatolojik inceleme çoğu olguda yapılamamaktadır. Bu nedenle bu lezyonların gerçek sıklığının literatürde belirtilenlerden daha yüksek olduğu düşünülmektedir. Göz kapağının benign lezyonları arasında en sık; melanositik nevüs, seboreik keratoz, skuamöz papillom ve epidermoid kist görülmektedir. En sık görülen konjonktival benign lezyonlar arasında ise melanositik nevüs, hemanjiom ve papillomlar bildirilmektedir [1]-[10]. Xu ve ark.'nın 2.639 olguluk serisinde göz kapağı lezyonlarının %86,2'si benign lezyonlardan oluşmaktadır [11]. Bu lezyonlar sıklık sırasıyla melanositik nevüs, papillomlar, dermoid ve epidermoid kistlerdir. Bir diğer çalışmada ise göz kapağındaki benign lezyonların oranı %73 olarak saptanmış olup, sırasıyla melanositik nevüsler, seboreik keratoz, epidermoid kist ve skuamöz papillomlar en sık görülen benign lezyonlardır [2]. Bu çalışmada, konjonktival benign neoplazmlar arasında melanositik nevüs ve papillomlar en önemli grubu oluşturmaktadır. Olgularımızda, göz kapağı lezyonlarının %69,1'i benign tümör ve tümör benzeri lezyonlardan oluşmaktadır. En sık görülen benign lezyonlar skuamöz papillom, seboreik keratoz, intradermal melanositik nevüs ve siringomadır. Çalışmamızda konjonktival lezyonlarda benign lezyonların oranı %95 olup, en sık görülen melanositik nevüs ve hemanjiomlardır. Olgularımızda benign lezyonlara ait histopatolojik tanıların dağılımı literatür verileri ile uyum göstermektedir.
Deri kanserlerinin yaklaşık %5-10'u göz kapağında gelişmektedir. Göz kapağı ve konjonktivanın malign tümörlerinde, seçilecek tedavi şeklinin belirlenmesi için doğru bir histopatolojik yaklaşım gereklidir. Farklı histomorfolojik görünüm ve klinik davranış özelliklerine sahip olabilen bu lezyonlarda, özellikle küçük biyopsi materyallerinde önemli tanı zorlukları ile karşılaşılmaktadır. Doğru histopatolojik tanı, görme fonksiyonlarının korunmasına ve kozmetik açıdan önem taşıyan cerrahi girişimlere yön veren en önemli faktördür. Operasyon sırasında cerrahi sınırların frozen tekniği ile değerlendirilmesi önemlidir. [1], [6],[14]-[15].
İnsidans çalışmalarında göz kapağı ve konjonktivanın malign tümörlerinin sıklığı değişkenlik göstermektedir [1]-[13],[16],[17]. Bu oranlar üzerinde yaş ve cinsiyet dağılımının yanı sıra çevresel faktörler de etkili olmaktadır. Asya ülkelerinde yapılan çalışmalarda sebaseöz karsinomlar diğer bölgelere göre daha sık bulunmuştur [5],[7],[11]. Güneş ışığı etkisinin yoğun olduğu bölgelerde ise bazal ve skuamöz hücreli karsinomlara daha sık rastlanmaktadır [7]-[9].
Japonya'da yapılan bir çalışmada göz kapağı lezyonlarının %27'si, konjonktival lezyonların %21'i malign lezyonlardan oluşmaktadır; sebaseöz gland karsinomları, bazal hücreli karsinomlar ile eşit sıklıkta saptanmış ve en sık görülen göz kapağı malign lezyonları arasında yer almıştır [11]. Avrupa ülkelerinde yapılan çalışmalarda ise bazal ve skuamöz hücreli karsinomlar en sık görülen göz kapağı malign neoplazmları olup, bu tümörleri malign lenfoma ve melanomlar takip etmektedir [2]-[3],[8]. Konjonktival bölge maligniteleri arasında skuamöz hücreli karsinomlar, malign lenfomalar ve malign melanomlar yanı sıra metastatik lezyonlarda görülebilmektedir. Çalışmamızda, göz kapağı malign neoplazmlarının oranı %30,9; konjonktival bölge malignitelerinin oranı %5'tir. Göz kapağında en sık görülen malign lezyonlar bazal hücreli karsinomlar ve skuamöz hücreli karsinomlardır. Olgularımız arasında nadir görülen lezyonlar olan malign lenfoma ve sebaseöz karsinom da yer almaktadır. Konjonktival bölgede ise, yalnızca bir olguda skuamöz hücreli karsinom saptanmıştır. Bulgularımız bölgemizde göz kapağı ve konjonktival bölge malignitelerinin gelişiminde en önemli faktörün aktinik zedelenme olduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak; çalışmamızda göz kapağı ve konjonktival bölge lezyonlarının temel histopatolojik analizi yapılmıştır. Benign lezyonların dağılımı diğer çalışmalar ile benzerlik göstermekle birlikte, malign lezyonlar arasında; etiyolojisinde uzun süreli ultraviyole ışınımına maruz kalmanın önemli rol oynadığı bazal ve skuamöz hücreli karsinomların sıklığı dikkat çekicidir. Periorbital bölge lezyonlarının değerlendirilmesi dikkatli bir klinik değerlendirme ve doğru bir histopatolojik yaklaşım gerektirmektedir. Bu bölge lezyonlarının özellikleri konusunda deneyim kazanılması tedavinin doğru yönlendirilmesine önemli katkı sağlayacaktır.
1) Lasudry J: Palpebral tumors: clinical and diagnostic considerations. J Fr Ophtalmol 2003, 26:70-76 [ Özet ]
2) Chi MJ, Baek SH: Clinical analysis of benign eyelid and conjunctival tumors. Ophtalmologica 2006, 220: 43-51 [ Özet ]
3) Scat Y, Liotet S, Carre F: Epidemiological study of benign tumors and inflammatory pseudotumors of the eye and its adnexa. J Fr Ophtalmol 1996, 19:514-519 [ Özet ]
4) Sjö LD: Ophthalmic lymphoma: epidemiology and pathogenesis. Acta Ophthalmol 2009, 87 Thesis 1:1-20 [ Özet ]
5) Mondal SK, Banerjee A, Ghosh A: Histopathological study of conjunctival lesions. J Indian Med Assoc 2007, 105:206;208,212 [ Özet ]
6) Holbach LM, Pogorelov P, Kruse FE: Differential diagnosis and treatment options for conjunctival tumors. Ophthalmologe 2007, 104:521-538 [ Özet ]
7) Obata H, Aoki Y, Kubota S, Kanai N, Tsuru T: Incidence of benign and malignant lesions of eyelid and conjunctival tumors. Nippon Ganka Gakkai Zasshi 2005, 109:573-579 [ Özet ]
8) Halon A, Blazejewska M, Sabri H, Rabczynski J: Tumors and tumor-like lesions of eyelids collected at Department of Pathological Anatomy Wroclaw Medical University between 1946 and 1999. Klin Oczna 2005, 107: 475-478 [ Özet ]
9) Ud-Din N, Mushtaq S, Mamoon N, Khan AH, Malik IA: Morphological spectrum of ophtalmic tumors in northern Pakistan. J Pak Med Assoc 2001, 51: 19-22 [ Özet ]
10) Oh DE, Kim YD: Lymphoproliferative diseases of the ocular adnexa in Korea. Arch Ophthalmol 2007, 125:1668-1673 [ Özet ]
11) Xu XL, Li B, Sun XL, Li LQ, Ren RJ, Gao F, Jonas JB: Eyelid neoplasms in the Beijing Tongren Eye Centre between 1997 and 2006. Ophthalmic Surg Lasers Imaging 2008, 39:367-372 [ Özet ]
12) Buitrago W, Joseph AK: Sebaceous carcinoma: the great masquerader: Emgerging concepts in diagnosis and treatment. Dermatol Ther 2008, 21:459-466 [ Özet ]
13) Callahan EF, Appert DL, Roenigk RK, Bartley GB: Sebaceous carcinoma of the eyelid: a review of 14 cases. Dermatol Surg 2004, 30:1164-1168 [ Özet ]
14) Mehta M, Fay A: Squamous cell carcinoma of the eyelid and conjunctiva. Int Ophthalmol Clin 2009, 49:111-121 [ Özet ]
15) Ng J, Coroneo MT, Wakefield D, Di Girolamo N: Ultraviolet radiation and the role of matrix metalloproteinases in the pathogenesis of ocular surface squamous neoplasia. Invest Ophthalmol Vis Sci 2008, 49:5295-5306 [ Özet ]
16) Mouratova T: Eye cancer in adults in Uzbekistan, 1978-1998. Bull Soc Belge Ophtalmol 2004, 294:25-34 [ Özet ]
17) Castillo BV Jr, Kaufman L: Pediatric tumors of the eye and orbit. Pediatr Clin North Am 2003, 50:149-172 [ Özet ]