We present here the light and electron microscopic findings of cord vocal biopsy from a 17 year-old female patient with the complaint of hoarseness.
Although more than 200 cases were published in the literature, lipoid proteinosis is still a very rare entity. The late appearance of the clinical symptoms of our patient is not typical and therefore clinical and pathological misdiagnoses are possible.
Karakteristik deri ve sıklıkla buna eşlik eden oral mukoza, farenks ve larenks tutulumları nedeni ile başlangıçta bu bölgeler ile sınırlı gibi düşünülmüş olmasına karşın, hastalığın tüm organları etkileyebileceği günümüzde bilinmektedir[4,5].
Larenks tutulumu seste kabalaşma ve ağlama sesinde cılızlık ile doğumdan itibaren fark edilebilir ve genellikle hastalığın ilk bulgusudur. Histolojik olarak, tutulan organlarda, PAS (+), amorf materyalin dermal ve submukozal ekstrasellüler/perivasküler birikimi tipiktir.
Larengeal biyopsilerin elektron mikroskopik incelemesinde, subepitelyal alanda, interstisyel kollajen lifleri arasında, ince granüler, filaman yapısında olmayan (nonkollajenöz) büyük, amorf birikimler görüldü. Hem epitel bazal membranında hem de epitel altı kapiller damar bazal membranlarında ileri derece duplikasyon ile karakterli soğan zarı görünümü dikkati çekti (Resim 3).
Klasik histopatolojik özelliği soluk, eozinofilik, PAS (+), hiyalen görünümlü maddenin papiller dermiste, dermoepidermal bileşkede, dermal kan damarları ve ekrin ter bezleri çevresinde, mukozalarda ve iç organlarda depolanmasıdır[4,5]. Eritropoetik protoporfiri, papüler müsinoz, lepra, amiloidozis ve kutanöz ksantomatozis deride gözlenen bu birikim için ayırıcı tanıda düşünülmesi gereken diğer antiteler olmakla birlikte, karakteristik deri değişikliklerine eşlik eden seste kabalaşma lipoid proteinozis için patognomonik kabul edilmektedir.
Elektron mikroskopik incelemelerde kollajen yapısında olmayan dermal birikimler, fibroblastlarda vakuoller ile dermoepidermal bileşke ve endotel hücrelerinin bazal membranlarında reduplikasyon gösterilmiştir[12,13].
Lipoid proteinozisin patogenezi bilinmemektedir. Lipoidozis olarak isimlendirilmiş olmasına karşın, biriken hiyalen maddenin aslında karbohidrat-protein kompleksi olduğu ve değişen oranlarda lipid de içerdiği düşünülmektedir. Lizozomal depo hastalığının bir tipi olduğu ya da anormal kollajen üretiminden de kaynaklanabileceği iddia edilmektedir[14,15]. Son yıllarda yapılan çalışmalar, lipoid proteinozisin birinci kromozomda yer alan ekstrasellüler matriks protein geninde (ECM-1) ekspresyon azalması sonucu gelişebileceğini göstermiştir[16,17]. Üç tipi olan ECM1 geninin (ECM1a, ECM1b ve ECM1c) fonksiyonu net olarak ortaya konmamıştır. Ancak, yaşlanma, yara iyileşmesi, skarlaşma gibi fizyolojik deri değişikliklerinde ve çeşitli deri hastalıklarında rolü olduğu gösterildikten sonra, derinin normal yapı ve fonksiyonunun devamı için gerekli olduğu ortaya konmuştur[18]. Epidermiste keratinosit farklılaşması için gerekli iken, dermiste perlekana bağlanarak bazal membran, interstisyel kollajen ve büyüme faktörlerinin bağlanmasının düzenlenmesine yardımcı olduğu düşünülmektedir.
Genel olarak hastalık seyri iyidir ve hayatı tehdit etmez. Ancak, farenks, larenks mukozaları, dil, yumuşak damak ve tonsil tutulumu gibi solunum güçlüğü oluşturabilecek bölgelerin tutulumu üst solunum yolu enfeksiyonlarına ve hatta trakeostomi açılmasını gerektirecek kadar ciddi komplikasyonlara yol açabilir[19]. Spesifik bir tedavi şekli olmamakla birlikte, oral dimetil sülfoksid[20] ya da etretinat[21] tedavisine cevap verdiği yolunda olgular sunulmaktadır. Ses teli tutulumu olgularında, mukozal soyma, makroskopik olarak görülen mukozal infiltratların eksizyonu ya da CO2 lazer geçici bir iyileşme sağlayabilir[22]. Dermabrazyon, kimyasal peeling, ya da blefaroplasti lokalize deri hastalığı durumlarında uygulanabilecek diğer tedavi modaliteleri olarak karşımıza çıkmaktadır[23,24]. Öte yandan, Kaya ve ark.'ları[25], 13 yaşındaki bir kız hastada D-penisilamin tedavisi ile semptomların en azından geçici olarak gerilediğini göstermişlerdir. ECM1 mütasyonu ile ilişkisi gösterildikten sonra, ECM1 için geliştirilecek rekombinant proteinin tedavide kullanılmak üzere üretilebileceği düşünülmektedir[11].
Sonuç olarak, burada sunulan olgu tipik kord vokal tutulumu ve klasik histopatolojik morfolojisi ile bir larengeal lipoid proteinozis olgusudur. Hastamızda, klasik deri ya da diğer organ tutulumları ile diğer aile bireylerinde hastalık olup olmadığı gösterilememiştir. Literatürde 200'den fazla olgu olmakla birlikte, lipoid proteinozis yine de nadir görülen hastalıklar sınıfındadır. Hem klinisyenler hem patologlar için akılda tutulması ve ayırıcı tanıda akla gelmesi gerekli bir antite olduğunu düşündüğümüzden, olgumuz klasik ışık ve elektron mikroskopik bulguları ile birlikte sunulmuştur.
1) Urbach E, Wiethe C. Lipoidosis cutis et mucosae.
Virchows Arch Pathol Anat 1929;27:286-319.
2) Juberg RC, Winder PR, Turk LL. A case of hyalinosis
cutis mucosae (lipoid proteinosis of Urbach and
Weithe) with common ancestors in four remote generations.
J Med Genet 1975;12:110-112.
3) Bohme M, Wahlgren CF. Lipoid proteinosis in three
children. Acta Paediatr 1996;85:1003-1005.
4) Caccamo D, Jaen A, Telenta M, Varela E, Tiscornia O.
Lipoid proteinosis of the small bowel. Arch Pathol Lab
Med 1994;118:572-574.
5) Caplan RM. Visceral involvement in lipoid proteinosis.
Arch Dermatol 1967;95:149-155.
6) Harper JI, Filipe MI, Staughton RC. Lipoid proteinosis:
variations in the histochemical characteristics. Clin
Exp Dermatol 1983;8:135-141.
7) Lambert WC. Cutaneous deposition disorders. In:
Farmer, ER, Hood, AF, eds. Pathology of the Skin. East
Norwalk, CT: Appleton & Lange 1990, 432-50.
8) Cote DN. Head and neck manifestations of lipoid proteinosis.
Otolaryngol Head Neck Surg 1998;119:144-
145)
9) Hofer PA. Urbach-Weithe disease: a review. Acta
Derm Venereol 1973;53 (Suppl. 71):1-52.
10) Paster L, Emsley RA. Lipoid proteinosis presenting
with neuropsychiatric manifestations. J Neurol
Neurosurg Psychiatry 1985;16:1193-2001.
11) Hamada T. Lipoid proteinosis. Clin Exp Dermatol
2002;27:624-629.
12) Muda AO, Paradisi M, Angelo C, Mostaccioli S, Atzori
F, Puddu P, et al. Lipoid proteinosis:clinical, histologic,
and ultrastructural investigations. Cutis 1995;56:220-
13) Navarro C, Fachal C, Rodríguez C, Padró L, Domínguez
C. Lipoid proteinosis. A biochemical and ultrastructural
investigation of two new cases. Br J Dermatol
1999;141:326-331.
14) Harper J, Duance V, Sims T, Light N. Lipoid proteinosis:
an inherited disorder of collagen metabolism. Br J
Dermatol 1985;113:145-151.
15) Bauer E, Santa Cruz D, Eisen A. Lipoid proteinosis: in
vivo and in vitro evidence for a lysosomal storage
disease. J Invest Dermatol 1981;76:119-125.
16) Hamada T, McLean WH, Ramsay M, Ashton GH,
Nanda A, Jenkins T, et al. Lipoid proteinosis maps to
1q21 and is caused by mutations in the extracellular
matrix protein 1 gene (ECM1). Hum Mol Genet
2002;11:833-840.
17) Lupo I, Cefalu AB, Bongiorno MR, Daniele O, Valenti
V, Noto D, et al. A novel mutation of the extracellular
matrix protein 1 gene (ECM1) in a patient with lipoid
proteinosis (Urbach-Wiethe disease) from Sicily. Br J
Dermatol 2005;153:1019-1022.
18) Chan I. The role of extracellular matrix protein 1 in
human skin. Clin Exp Dermatol 2004;29:52–56.
19) Ramsey ML, Tschen JA, Wolf JE Jr. Lipoid proteinosis.
Int J Dermatol 1985;24:230-232.
20) Wong CK, Lin CS. Remarkable response of lipoid
proteinosis to oral dimethyl sulphoxide. Br J Dermatol
1988;119:541-544.
21) Gruber F, Manestar D, Stasic A, Grugurevic Z.
Treatment of lipoid proteinosis with etretinate. Acta
Derm Venereol 1996;76:154-155.
22) Rosenthal G, Lifshitz T, Monos T. Carbon dioxide
laser treatment for lipoid proteinosis (Urbach-Wiethe
syndrome) involving the eyelids. Br J Ophthalmol
1997;81:252-254.
23) Buchan NG, Kemble JVH. Successful surgical treatment
of lipoid proteinosis. Br J Dermatol 1974;91:561-
566.